SINAİ MÜLKİYET KANUNU’NDAKİ MARKA İPTAL HAKKI
2015/2436 sayılı AB Marka Direktifi uyarınca hazırlanan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK), kararname döneminden beri tartışılmakta olan markaların iptali konusunda önemli bir adım atmıştır. Bu madde, Türk Patent ve Marka Kurumu'nun (Kurum) artık Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri yerine marka iptallerine karar vereceğini belirtmekte olup bu karar 10.01.2024 tarihinde yürürlüğe girecektir.

SMK'nın 26. maddesine göre, markanın iptali, “markaların tescilli olduğu mal veya hizmetler kapsamında kullanmama nedeniyle”, “markaların tescilli olduğu mal veya hizmetler için yaygın bir ad haline gelmesi” veya “markanın tescilli olduğu mal ve hizmetlerin özellikle niteliği, kalitesi ve coğrafi kaynağı konusunda halkı yanıltması” gibi gerekçelerle yapılabilmektedir. Uygulayıcılar tarafından “idari iptal” olarak adlandırılan bu iptal yönteminin amacı, “tescil edildiği mal ve hizmetler için kullanılmayan markaların” uzun süren dava yoluna gidilmeden kısa sürede iptal edilebilmesine de olanak sağlamaktadır.

Yeni bir iptal dönemi yaklaşıyorken, tescilli marka sahiplerinin “marka kullanma yükümlülüğü”nün hatırlatılması isabetli olacaktır. SMK'nın 9. maddesinde belirtildiği üzere, “Marka sahibi tarafından tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından Türkiye'de ciddi bir şekilde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.” biçiminde hükme bağlanmıştır. Beş yıllık süreyi tamamlayan ve kullanılmayan markalar için Kurum'a çok sayıda iptal talebinin yapılacağı tahmin edilmektedir.

İdari iptal süreci 10 Ocak 2024'te başlayacak. Örneğin, mahkeme süreçlerinde SMK 19/2'de yer alan kullanım ispatı değerlendirmesi kapsamında en önemli delillerden biri olan faturalarla ilgili olarak, bilirkişilerin davalı tarafın şirket merkezine veya iş yerine gitmesi gerekir. Henüz, kurumun bu hususta bir inceleme yapıp yapmayacağı veya bir inceleme yapılacaksa nasıl yapılacağına dair gelişmeleri de takip ediyor olacağız.

MARKAYI KULLANMA ZORUNLULUĞU

SMK, markaların tescil ettirilmek istendiği ürünler veya hizmetler için sınırlama getirmez. Marka sahibinin talep ettiği mal veya hizmetler kapsamında tescil başvurusu yapılabilir ve ret koşullarının oluşmaması halinde başvuru yapılan mal ve hizmetler Kurum tarafından tescil edilebilir. Marka tescil başvuruları, Nice Sınıflandırması olarak bilinen kırk beş sınıfın tamamından yapılabileceği gibi, belirlenen bir veya daha fazla sınıftan da yapılabilir. Bir başka ifadeyle, tüm mal ve hizmetler veya belirli mal veya hizmetler için marka tescil başvurusunda bulunmak için yasal bir engel yoktur.

Bununla birlikte, Kanun; tescil edilen markaların beş yıl boyunca tescil edildiği mal ve hizmetlerden yararlanma sorumluluğu vardır. Marka sahipleri, SMK tarafından tescil edildikleri tarihten itibaren beş yıl boyunca markalarını kullanmaya izin verir. Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde tescil edildiği ürün veya hizmetlerin kullanılmamasıyla beraber markalar, kısmen veya tamamen iptal edilebilir. SMK'nın 9. maddesine göre, yukarıda belirtildiği üzere “markanın iptali, marka sahibi tarafından tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.” hükmüne amirdir. Buradaki amaç, tescil edilen mal veya hizmetlerden kullanılmayan markaları kullanmak isteyen işletmelerin önünü açmaktır.

TESCİLLİ MARKANIN KULLANILMASI

SMK'nın 9. maddesinde, tescilli markanın ticari faaliyetler içinde ne şekilde kullanılabileceği belirtilmektedir. İş bu madde hükmü “Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması” ifadesini kullanmaktadır. Markanın sadece ihracat için ürünlerde veya ambalajlarında kullanılması” ve “Markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilmektedir”. Buna göre, bir markanın kullanılması, Türkiye'de ana bileşeninin değiştirilmeden kullanılması, ürün veya ambalaj üzerinde kullanılması veya marka sahibinin izniyle (bayilik vb.) üçüncü kişiler tarafından kullanılması anlamına gelmektedir.

KULLANIM İSPATI İÇİN SUNULACAK DELİLLER

Tescilli bir markanın Türkiye'de yaygın olarak kullanıldığına dair kanıtlar sunulması gerekmektedir. Ciddi kullanımdan kasıt, markanın göstermelik olarak değil gerçek hayatta kullanılması, tescil edildiği mal veya hizmetler için kullanılması ve markanın ana bileşeninin değiştirilmeden kullanılmasıdır. Kullanım ispatına ilişkin sunulacak kanıtlar, markanın tescil edildiği ürün veya hizmetlerden farklı olabilir. Örneğin, kozmetik, tekstil veya gıda ürünlerinde tescilli markaların kullanıldığına ilişkin sunulacak kanıtların, bir pırlanta veya gemi üretiminde tescilli markaların kullanıldığına ilişkin sunulacak kanıtlarla aynı olması beklenemez. Kozmetik, tekstil ve gıda ürünleri hızlı tüketim malları arasında yer alırken, pırlanta veya gemi ürünleri satışı az olan mallar arasında yer alır. Bu nedenle, markaların fasılasız ciddi kullanımıyla ilgili belgelerde, kullanım ispatı istenen markanın tescilli olduğu mal veya hizmetin tescilli olduğu belirtilir.

SMK Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 30. Maddesinde; Faturalar, kataloglar, fiyat listeleri, ambalajlar, etiketler, fotoğraflar, gazete ilanları ve diğer marka kullanımını gösteren herhangi bir belge Kuruma kullanım ispatı olarak sunulabilir. Faturalar gibi resmi belgeler, markanın kullanıldığına ilişkin önemli deliller olarak kabul edilecektir.

KULLANMAMA NEDENİYLE İPTAL TALEBİ

Üçüncü taraflar yasa gereği Kurumdan markanın iptalini isteyebilir. Ekim ayında tartışmaya açılan ve önümüzdeki günlerde yürürlüğe girmesi beklenen markaların idari iptali hakkındaki Yönetmelik Taslağına göre iptal talebi şu şekildedir:

1. Kanunun 26. maddesi uyarınca, ilgili kişiler tescilli bir markanın iptali için Kuruma başvuracaklardır.

2. Marka iptal talepleri, marka sahibi olarak sicilde kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı sunulabilmektedir. Hak sahibinin iptal incelemesi sırasında değişmesi durumunda, Sicilde hak sahibi olarak görünen kişiye karşı işlemler devam eder.

3. Tek bir tescilli marka için yapılan her iptal başvurusu tescilli markanın iptaline ilişkin gerekçelerin madde, fıkra ve bent karşılıklarının yer aldığı imzalı iptal talep formu, Kuruma gönderilir. İptal talebinin incelenmesi için, talep ile birlikte ücretin ödendiği ve ödendiği bilgileri Kuruma sunmak gerekir.

4. Kanunun 26. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sunulan iptal taleplerinde, marka sahibinden, markasını iptal talebine konu mal veya hizmetler için Türkiye'de ciddi bir şekilde kullanmakta olduğuna ya da kullanmamakta olduğuna dair haklı sebepleri olduğunu gösteren belgeler istenecektir. İptal talebinde bulunulacağı düşünülen kullanım gerçekleşmişse, talebin Kuruma iletilmesinin ardından üç ay içinde gerçekleşenler dikkate alınmaz. Marka sahibi tarafından süre içinde kanıt sunulmaması veya kanıtların kullanıma uygun olmaması durumunda şirket iptal talebini kabul eder.

5. Marka sahibine, kurumun iptal talebine yanıt vermek ve gerekli belgeleri sunmak için bir aylık bir süre verilir. Bu aylık süre içinde talep edilmesi durumunda Kurum bir aya kadar daha fazla süre verir. Kurum, süresi içinde sunulmayan delilleri ve yanıtları dikkate almayacaktır.